Kürt barışı mı?

Bahçeli’nin Dem Parti eşbaşkanın elini sıkması soruları birlikte getirdi:

Bir çözüm ya da barış hamlesinin eşiğinde miyiz? Bahçeli’nin tokalaşması buna mı işaret ediyor.

Yanıtı bilmiyoruz, ama umalım öyle olsun.

Şu veya bu şekilde, bir yerde Kürt meselesinin siyasi arenaya tekrar döneceğine şüphe yok.

Bu, her siyasi aktör için siyasi bir ihtiyaç ve demokrasi için bir gerek.

Ayrıca bir ağırlık meselesi var. Son yıllarda Türkiye’de siyasetin ve demokrasinin güzergâhını şekillendiren ana konu Kürt sorunu oldu.

Kürt meselesinde çözüm arayışı hep vardı.

Devlet açısından PKK isyanını dindirmek için Öcalan’la ilk temas arayışlarının Özal döneminde başladığını, 28 Şubat günlerinde askerlere sürdüğünü biliyoruz.

İkinci evrede, çatışmaların yeniden alevlenmesi üzerine 2005-2008 yılları arasında örgütle temas kurulduğunu, enformel ilişkilerin sürdürüldüğünü, 2008-2011 arasında ise Oslo Süreci adı altında kapalı bir görüşme döneminin yaşandığını da biliyoruz.

2012 sonu itibariyle bu kez daha şeffaf bir görüşme dönemi başladı ve 2015’e kadar “çözüm süreci” olarak devam etti. Bu süreç sonuç vermemekle birlikte, tabuların yıkılması, korkuların azaltılması, çözüm ışığının belirmesi ve kamuoyu tarafından benimsenmesi bakımından son derece önemli oldu.

Hatırlamak lazım: 2012 sonunda PKK’nın ilan ettiği ve o günden 2015 Temmuz’a kadar siyasete ve çözüme endeksli olarak süren ateşkes, 2013’te silahlı güçlerin çekilmesinde ilk aşamanın yaşanması, 2014’te çözüm için çerçeve bir yasanın çıkması, taraflar arası görüşmeler, İmralı-devlet, İmralı-HDP, HDP-hükümet arasında kurulan kamuoyunun bilgisine sunulan görüşmeler, 28 Şubat Dolmabahçe toplantısı, 2015 Nevruz’unda Öcalan’ın silah bırakma eşiğine gelindiğini açıklaması, ne denli farklı algılara yol açtıysa da, kritik, hatta siyasi bellek bakımından tarihi anlardı.

Tüm bunlar üç hususu öne çıkarır.

Devlette ve Kürt hareketinde çözüm arayışı ve iradesi açısından bir süreklilik vardır ve Türkiye belli bir deneyim olgunluğuna erişmiştir. Çatışma 30 yıllıktır, ancak bunun son 15 yılı çatışmaya çözüm bulma çabalarına, son 10 yılı ise bir temas-diyalog-görüşme evresine tanıklık etmiştir.

-Yol daimi kazanımlarla şekillenmiştir. Zaman, deneyim ve etkileşim, ilk temastan Dolmabahçe mutabakatına uzanan çizgide, çatışma çözümü arayışını, her geçen gün biraz daha derinleştirmiştir. Bu çerçevede kalıcı girdiler kriz dönemlerinin tahribatından daha güçlü olmuştur.

-Gerek Kürt hareketi gerek siyasi iktidar için çözüm, ülke içi siyasi gelişmelere, toplumda meşruiyet durumuna, Ortadoğu’da dengelere, yeni girdilere ve imkânlara bağlı, dolayısıyla dinamik ve değişken nitelikler taşıyan bir süreçtir. Bu durum çözüm çabalarının ilerlemesini, dinamiklerinin yeni durumlara ve taleplere uyarlanmasını zorlaştırmış, birçok kriz ve kopuş temel olarak bu nedenle yaşanmıştır.

Bugün Ortadoğu’da yeni dinamikler var.

Siyasi partiler düzeyinde yeni ihtiyaçlar var.

Toplumun yeni siyasi nefes beklentisi var.

Barış ve çözüm yeni koşullarda aynı anda demokratik ve milli çıkar olamaya ilerleyebilir.

Tokalaşmanın bu koşullarla bir anlamı olabilir.

YORUMLAR (59)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
59 Yorum
  • Muhriç / 12 Ekim 2024 23:37

    PKK'nın silah bırakması bir seçim daha kazandıracaksa neden olmasın? Herşey bir seçim daha kazanma uğruna değil mi zaten. Demokrasi, hukuk ve adalet, devletin tüm kurumları bu yolda berhava edilmedi mi? Milyarlarca $ borca niye girdik? Kısaca bu yolda yapılmayacak şey yok. O yüzden olanlara başkaca bir anlam yüklemeyin.

    Yanıtla (0) (0)
  • Matrakçı... / 12 Ekim 2024 18:37

    Taşra entelliği gayet konforlu hep nakarat..

    Yanıtla (2) (0)
  • Karar okuru / 12 Ekim 2024 23:33

    Tam da öyle. Cem Karacanın “yarım porsiyon aydınları”

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 12 Ekim 2024 23:31

    “Bugün Ortadoğu’da yeni dinamikler var.

    Siyasi partiler düzeyinde yeni ihtiyaçlar var.

    Toplumun yeni siyasi nefes beklentisi var.” 2010 yetmez ama evet ahmaklığının ayak sesleri, yeniden. Bu dökme su ile değirmen dönmeyeceğini, toplumsal zemini olmayan arzuların varacağı yerin yine eskiden bin beter olacağını görmemek saflıktır.

    Yanıtla (0) (0)
  • natali / 12 Ekim 2024 00:16

    sınırımızın hemen dibinde ermenistanın 2 misli yüzölcümüne sahip bir pyd bölgesi var yani orada insanların "özgürce" yaşadığını görünce burada yaşayanlar ne düşünür sizce?

    Yanıtla (4) (16)
  • Şero / 12 Ekim 2024 01:55

    Beğenmeyenler niye beğenmemiş anlayamadım. Kuzey Irak’da çok yakın bir tarihte tamamen bağımsız bir Kürt devleti kurulacak, ki bu güzel bir şeydir. Erdoğan bunu sizlere ‘kendisinin’ bir başarası olarak satmaya çalışacak, Irakla vize anlaşması zaten bu yüzden yapıldı.

    Yanıtla (2) (4)
  • Karar okuru / 12 Ekim 2024 23:23

    Bazen iyi niyet ve naifliğin ahmaklığa evrilmesi çok kolaydır. Bakın bakalım Barzanistan’da özgürlük ne kadar?

    Yanıtla (0) (0)
  • Ali / 12 Ekim 2024 14:51

    Bence Kürdistan bağımsız olmalı sorun öyle bir kaç şeyle çözülmez yanyana iki komşu olarak yaşamak daha mantıklı sonuçta her halkın kendi kaderini tayin etme hakkı vardır

    Yanıtla (6) (3)
  • Sever / 12 Ekim 2024 16:47

    Bu zamana kadar kaydedilen ilerleme demokratik yöntemlerle birçok haklarınızı gecikmeli olarak alabildiğinizi gösteriyor. Konu ana dilde eğitim gibi az sayıda bazı haklarsa, ki onları bile demokratik yöntemlerle zaman içinde alabileceğiniz görülüyor, sizce bu ülkeyi bölmeye değer mi?..

    Yanıtla (1) (0)
  • Sever / 12 Ekim 2024 16:47

    Doğum oranlarına bakılırsa zaten Kürtlerin Türkiye’deki oranlarının zamanla artacağını ve hatta belki günün birinde çoğunluk bile olabileceklerini gösteriyor. Bu durumda aradaki ilişkileri daha sağlam ve güzel hâle getirmeye çalışmak yerine ayrılmakta ısrarın kime ne yararı var ki?

    Yanıtla (2) (0)
  • Sever / 12 Ekim 2024 16:48

    Mesele gerçekten çetrefil. Bu konunun yalnızca bir halkın meşru ve masum istekleri olmanın ötesinde bazı dış güçlerin kendilerince benimsedikleri uzun vadeli çıkarları, Türkiye ile ilgili dizaynları ve bu amaçla zamanı geldiğinde Kürtleri zerre kadar düşünmeden harcayacakları gibi ciddi olarak değerlendirilmesi gereken yanları var.

    Yanıtla (2) (0)
  • Sever / 12 Ekim 2024 21:16

    Hatta güvendiğiniz bazı dış çevreler günün birinde sizi bozuk para gibi harcarsa buna hazır mısınız? Denize açılamayan küçük ve dağlık bir ülkeye sahip olursanız karşılaşacağınız ekonomik problemlere hazır mısınız?

    Yanıtla (1) (0)
  • Ali Rıza / 12 Ekim 2024 20:30

    Referandum yapın kardeşim, deşeleyip durmayın TC ni isteyenler ve istemeyenler, görün o zaman kaç kişi TC yi istemiyor , bu gün DEM’liler bile TC ni ister, buyurun deneyin, ama bu laik ulus devletin düşmanı gafiller, yıkmak için her yolu deniyorlar, en kutsal nesneleri kullanıyorlar , ama başaramayacaklar, bu ülkeyi bölmek isteyen Sevr sevdalıları ile beraber çalışıyorlar. !!!

    Yanıtla (3) (0)
  • Atunga / 12 Ekim 2024 17:40

    Dile getirilmektedir. O zaman diğer etnik guruplar, dini mezhebi guruplar; cemaat- tarikat ve alt gurupları; LGBT, hşh ( her şeye hayır), hşe (her şeye evet) zaten zurt’lar… kendini herhangi bir kavram altında ifade edenlere de açılalım açılalım. Yok öyle bir şey. Bu ülkeyi sevenler, ülkeye ihanet edenler ayrımında telafuz edilecek kavramları özellikle yöneticilerin milyon kere düşünüp konuşmaları gerek.

    Yanıtla (1) (2)
  • Atunga / 12 Ekim 2024 17:35

    Sorun insan sorunudur; insan olanlar , insan olmayanlar. Erkek kediler gibi hem dişiyi …. Hem de acı çekiyormuş gibi bağırmak , bunun da görünmüyor, anlaşılmıyor sanmak; ajandalar bilinmiyor’a yatmak buna rağmen yine de tekrarlamak ve biteviye tekrarlamak.
    Devlet nasıl kurulur, hangi bedeller ödenir hepsi bellidir. Devletlerin nasıl yıkıldığı da tarih boyu tecrübelerle sabittir. Türkiye’de yaşayan herkes, her türlü zaaf ve erdemleri ile Türk milletini oluşturur, gerisi hikaye ve başka amaçla

    Yanıtla (0) (2)
  • Alp Demir / 12 Ekim 2024 17:34

    Cemil Halis'e katılıyorum. Ancak bir farkla. Devlet yeniden yapılandırılmayacak. Ayrı devlet kurulacak. Yani mevcut Türkiye sisteminde iki resmi dil olmayacak, bunu herkes aklından çıkarsın. Kürt olmayanların hiç biri bunu kabul etmez. Tek çare üç ayrı devlettir. Biri kürt devleti, biri islam devleti ve diğeri de Atatürk devleti.

    Yanıtla (1) (2)
  • UYSAL DEDE / 12 Ekim 2024 15:32

    Kürt (bu sözü konuyu anlatabilmek için kullandım hayatım boyunca bu ve buna benzer söz kullanmadım) sorunu deyince akla ne geliyor bir öcü ordusu çocuklukta duyardım Askerde inzibatları genellikle kürtlerden seçerlermiş neden çünkü bir olaya şahit olduğunda olayı doğrudan merkeze iletirmiş duygu sömürüsüne kulak asmaz ben bilmem merkez bilir der götürürmüş bu günkü sorun DİB kaynaklı gözüküyor devletin dini adalettir derler ama tek tip dindar yetiştirme hevesidir tek mezhep kamuya hakimdir .

    Yanıtla (3) (0)
  • Bilal / 12 Ekim 2024 14:24

    Sömürge olmadığı halde sömürgeyim der. “Ey uluslararası toplum gel beni kurtar” düşüncesi çocukça bir avuntu ve yanılsamadır. Muhatabın, dostun, kardeşin, kavgalın, savaştığın, barıştığın ise Türkler ve Türkiyedekiler olacak. Kürtlerin çıkarı zayıf değil güçlü bir Türkiye’yi gerektiriyor. Mücahit Bilici- Kürtleri Kim Kurtaracak?

    Yanıtla (1) (4)
  • Kenan Kara / 12 Ekim 2024 12:25

    Kürt sorununu anlamamız açısından; Torosların kültürü ile yetişmiş bir kişi olan benim problemim ile Cudi dağlarının eteklerinde yetişmiş bir kişinin sorunları arasındaki, en önemli üç farkı sıralarmısınız.

    Yanıtla (3) (1)
  • Ali / 12 Ekim 2024 14:20

    Devlet kurten korktugu icin senin
    Demokratik haklarini kısıyor
    Zenginlik içinde yaşaman gerekirken açlık sınırındasın
    Üç lira daha fazla evine girmesi gerekirken dağlara barut olarak atılıyor.
    Hani diyorsun ya Kürt kardeşim
    Bu kibri bırakıp kardeslik gereği olan eşit paylaşım yapsan daha döne kadar konuşmasına bile müsade etmiyordunuz
    Bir Kürdistan eyaleti olsa kendi içinde bağımsız Türkiye ile barışık olursa sen ne kaybedersin ki? Aksine insanların enerjisi üretim için harcanır

    Yanıtla (3) (2)
  • M. T / 12 Ekim 2024 12:47

    Kürt sorunu nedir anlamıyorum. Gitmedikleri okul yok, yol, hastane, okul, üniversiteler her yerde var , olmadıkları memuriyet, müdürlük, komutanlık, Cumhurbaşkanlığı yok. Heryerde çok büyük işyerleri onların, kıyılarda işletmeler onların. Bunların kürt sorunu dedikleri pkk gibi olmak istemeleri midir .

    Yanıtla (7) (8)
  • Sever / 12 Ekim 2024 09:49

    DEM eğer İsrail'i değil, Türkiye'yi tercih ederse meşru zeminde demokratik siyaset için daha fazla alan bulabilir.
    Türkiye'nin sıcak savaş ihtimalini de barındıran yeni tehdide karşı ortaya koyacağı güvenlik konseptinde DEM, iç cepheyi tahkim edecek direnç unsurlarından biri haline gelebilir.
    Kutuplaşma yerine daha sakin bir siyaset tarzı da yeni zeminde herkes açısından geleceğin birlikte yazılabileceği boş bir sayfa açılmasına fırsat sunabilir.

    Yanıtla (2) (11)
  • Okur. / 12 Ekim 2024 12:19

    Bi bu kaldi çamur atmadiginiz. Sizin akepe ticarete devam ediyor, ordan baslayin.

    Yanıtla (5) (3)
  • CAFAKAR / 12 Ekim 2024 12:36

    Değişik bir demleme tarifi olmuş. Biraz daha geliştirin.

    Yanıtla (0) (0)
  • CAFAKAR / 12 Ekim 2024 12:17

    Saray oyunları bitmez. İslamcıların (hadistir) ifadesiyle Mümin bir yılanın deliğinden iki defa sokulmaz. Umarım DEM yöneticileri o deliğe elini sokmaz.

    Yanıtla (5) (0)
  • Sever / 12 Ekim 2024 09:50

    DEM'den henüz arzu edilen, istenilen içerikte adım atılacağına dair bir izlenim yoktur. Aksine pozisyonlarını korumaya devam edecekleri, uzatılan elin değerini kıymetlendirmeyecekleri bir tutum içinde olacakları anlaşılmaktadır.
    Kör iyimserlik yapmadan, umut edelim ki yanılırız...

    Yanıtla (1) (6)
  • Okcu / 12 Ekim 2024 12:17

    El mi uzatildi, acaba ne maksatla? HDP toptan hapiste, cani istedigi kadar da yatiriyor iktidar. Akepe iktidarda kalmak için muhalefeti bölmek istiyor..

    Yanıtla (9) (0)
  • OKURBEY / 12 Ekim 2024 12:04

    DEM yönetimi AKP ile yeni çözüm süreçleri için anlaşarak 2024 seçimlerinde İstanbul ve Ankarada ağır top adaylar koymuştu. DEM seçmeni bunu yememişti. Saray ahalisi AKP MHP ortaklığının anketlerde dibe indiğini görüyor. Eyy İmamoğlu, Eyy Yavaş sizleri durduracak tüm oyunlar yetersiz geliyor. Ne oğul ne damat oy potansiyeli sıfır. Çaresizlikten Seçimde boğulmamak için DEM'e sarılmaktan başka çareleri yok. İşte Demlenme budur. İçin afiyetle.

    Yanıtla (6) (0)
  • efedamat / 12 Ekim 2024 11:34

    dem anayasa için destek vermesin gene masayı devirir haşmetmaapları.

    Yanıtla (3) (0)
  • Samil has / 12 Ekim 2024 11:29

    Hiç.küslük.olmadı ki barıssınlar sadece örgüt ve asker.ile çatışma var gönüller barısık.mi.değil.Türk olmsyanlar Türk.gibi davranıp.hem. Kürd'e hem.Türk' e zülüm.etti.intikamını böyle aldı insanlara pislik yediren şerefsiz gibi veya yol
    Kesip ,33 eri şehit eden adının de kürt olmadığı gibi

    Yanıtla (0) (0)
  • Musto / 12 Ekim 2024 11:27

    Kemal Tahir..70'lerde gençlerimizi birbirine düşman eden, kırdıran bazı komünist ve solcu yazarlar için şöyle yazmıştı.. Boğazda yalılarında viski rakı içerler, Anadolu romanı yazarlar.. Bugün de bu görevi solcuları liberal'ler yapmakta..Denize düşen yılana sarılır.. AKP de denize düştü.. Kurtuluş olarak bebek katilinden Himmet bekliyor.. Kuzenlerimizle bir sorunumuz yok. Hepimizin hüviyetinde TC vatandaşı yazıyor.Alışverişe gitdiğinizde onlardan farklı bizden farklı ücret almıyorlar.

    Yanıtla (5) (2)
  • Cemil Halis / 12 Ekim 2024 11:26

    HDP, Bahçeli..vs bilmiyorum ama;
    Başta Kürd/Kürdçe olmak üzere birçok toplumu ve dili hiçe sayan tekçi Türk devletinin kuruluşu meşru değil. Bu devletin yeninden yapılanmaya gitmesi zorunludur.

    Yanıtla (5) (2)
  • Demokrat / 12 Ekim 2024 11:25

    Tokalaşmanın tam anlamı, biz içerdekileri salalım, ufak tefek haklar da verelim gerekirse, siz de yeni anayasa için destek verin. Sonrası iktidara da kutuplaşmaya da devam…Çok derin manalar çıkarmaya gerek olmayabilir.

    Yanıtla (2) (0)
  • Mürsel / 12 Ekim 2024 11:24

    Eski hal muhal ya yeni hal ya izmihlal. Kürt/ Türk bir bütün ve bin yıldır tek millet olmuş. Şimdi yeniden kaynaşmak zarureti var. Yoksa kurtlar avda; sarı öküz kara öküz hangisi belli olacak! Ya büyük Türkiye ya bölünen Türkiye!

    Yanıtla (4) (2)
  • Okur / 12 Ekim 2024 10:45

    Katılmıyorum

    Yanıtla (1) (0)
  • Sever / 12 Ekim 2024 09:49

    DEM'in önünde iki yol var.
    İsrail'nin bölgedeki enstrümanı haline gelmek... Ya da Türkiye partisi olmak...
    Seçilecek yolun önümüzdeki süreçte Türkiye siyasetini bütünüyle etkileyebileceğini şimdiden not edelim.

    Yanıtla (1) (10)
  • okur / 12 Ekim 2024 09:48

    amerika/israil bakımından bölme ve çatıştırma siyaseti, suriye/iran cephesi, bizim istikrarlı(!) makul(!) siyasi aklımız... seçimlerde de değişim bekleniyor. bir şey çıkmasını beklemek iyimserlik olur.

    Yanıtla (0) (0)
  • Batandaş / 12 Ekim 2024 08:12

    Gerçekten Bahçeli o kadar duyarlı oldu ki maşaALLAH PKK lideri bebek katilinin mektubu okunurken de sesini çıkartmamıştı, ama son zamanlarda da DEM'in kapatılması için bağıran AYM'ye saldıran DEM'li vekillerin maaşının kesilmesini isteyen Bahçeli değil miydi? Ne çabuk birden değişti?

    Yanıtla (7) (0)
  • SG / 12 Ekim 2024 07:51

    Natali ,TC Kürt Vatandaşından CB oluyor,Bakan oluyor, Ekonominin tüm alanlarında Truzimde,Ticarette her türlü faaliyeti özgürce vede hürce yapıyor.Sen ne söyleyeceksen Kürt baronlarina Kürt aşiretleri ne soyle.Sizin özgürlüğünüzün onların elinde Aşiret düğününe bakarkan anlarsın Allah'tan belanızımı istiyorsunuz.Turkler bu ülkenin üçüncü sınıf vatandaşı Oldu Araplar geldikten TÜRKLER TİTREMEKTEN KENDİLERİNE GELEMEDİ.

    Yanıtla (4) (7)
  • hateml / 12 Ekim 2024 07:19

    evet bu sorunu iki milliyetçi hareket çözer: mhp ve dem
    semaverde demlenir..

    Yanıtla (4) (1)
  • Umut varlik / 12 Ekim 2024 07:01

    Bir çocuk aklı bile Kürtlerin özgürlük mücadelesini Türkiye devleti ne yaparsa yapsın bitiremez.yuzbinlerce Kürt çocuğunu katlettikten sonra barış yapacam diyenleri idamla yargılayacaksin ki ibreti alem için.ondan sonra kimse kimsenin toprağına göz dikmesin işgal etmesin.varmi öyle bir dünya madem barış yapacaktın bu kadar genci öldürmenin ülkeyi talan yağma etmeninde hesabı verilsin önce önce hesap.

    Yanıtla (1) (3)
  • Alican / 12 Ekim 2024 06:36

    Alicigim, Yetmez ama Evet.

    Yanıtla (1) (0)
  • Katre i matem / 12 Ekim 2024 04:07

    Abd en son bildiğim sayıyla 60 bin tır pyd ye silah verdi. Milyarlarca dolar harcadı. Bir tokalaşmayla bunca emekten ve paradan vaz geçer mi? Yada pkk, pyd adını takip edemediğim pek çok yapı barış yapacak irade veya özgürlüğe sahip mi? Peki dem parti bu irade ve özgürlüğe sahip mi? Keşke olsa keşke herkes yurdunda özgürce onuruyla yaşayabilse. Abd ve israil bölgede olduğu sürece bu zor geliyor bana. Kürtleri bu iki caniye terk eden hatta mecbur eden bölge ülkeleride suçlu bu konuda

    Yanıtla (4) (0)
  • Şahin Yasin / 12 Ekim 2024 04:03

    Trump'ın bu sorunla ilgili bir soruya verdiği cevap " onlar doğal düşman" cümlesiydi. Yani aslında uzlaşmamaları için ortada mantıklı hiçbir sebep yok demek bu. Doğrusu da bu. Milyarlarca dolar, on binlerce insan kaybı. Bir ulusun, ülkenin çökmesi için kurulan muazzam bir tuzak. Bu tuzağı bozmak elimizde. Yeter ki süreç kişilerin, partilerin siyasi hesaplarına ve komşu ülkelerin tahriklerine terk edilmesin. Güçlüyüz, başarırız. Mayamız bir.

    Yanıtla (1) (0)
  • Okur / 12 Ekim 2024 02:14

    Güney Afrika’da Apartheid rejiminin öncülerinden ırkçı bir aileden gelen kendisi de aşırı ırkçı olan De Klerk; o kadar ırkçıydı ki G. Afrika Maarif bakanlığı sırasında siyahları beyazlarla aynı üniversitelere bile almadı. Ama kaderin cilvesi bir gün yeni dinamikler, yeni ihtiyaçlar ülkesindeki apartheid rejimine son vermek zorunda bıraktı kendisini... Siyahların lideri Mandela’yla el sıkıştı. Irkçı bir lidere Güney Afrika'da barış yaptırıldı ve 1993’te Nobel Barış Ödülü verildi.

    Yanıtla (0) (0)
  • Musto / 12 Ekim 2024 02:10

    Iktidara geldiklerinde terör bitirilmiş, Apo derdest edilmişti. Devlet yönetimini ülkeyi bölecek darbe yapacak, fetö'ye teslim ettiler. Açılım garabetini getirdiler, milyonlarca devletine sahip Doğu ve Güneydoğu halkını küstürdüler.Teröre alan açtılar. Köye dönüş projelerini gerçekleştirmediler, tarımı hayvancılığı yok ettiler, bölge halkını yerlerinden yurtlarından ettiler.Her birimizin nüfuslarında T.C vatandaşı yazıyor. Kamusal alanda alışverişlerinizde kimsenin soyu sopu sorulmuyor...

    Yanıtla (3) (2)